YDS Kelimeleri
YDS Kelimeleri
YDS, yani Yabancı Dil Sınavı özellikle kariyerini akademik anlamda yapmak isteyen kişiler için gerekli ve önemli bir sınavdır. YDS’de asıl gerekli olan bilgi kelime bilgisi olmakla beraber gerçekten geniş çapta bir kelime bilgisine ihtiyaç vardır. Bu yazıda, “YDS Kelimeleri” ve “YDS Nedir” bunlar üzerinde duracağız. Başlayalım!
YDS Nedir?
YDS(Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı), Türkiye’de ÖSYM tarafından yılda iki kez gerçekleştirilen dil yeterlilik sınavıdır. YDS’ye akademik kariyer hedefleyen veya çeşitli kamu kurumlarında dil tazminatı almak isteyen adaylar girebilir. Sınav, birçok farklı dilde gerçekleşebilir ve bu dillerin okuma, anlama, dil bilgisi ve kelime bilgisi gibi dil becerilerini değerlendirir.
YDS’de En Sık Çıkan Kelimeler
YDS, asıl kelime bilgisine önem veren bir sınavdır. Bunun nedenleri olarak; öncelikle kişinin geniş bir kelime dağarcığına sahip olması, okuduğu metinleri daha doğru ve hızlı bir şekilde anlamasını sağlamaktadır. Bunun yanında hem anlam çıkarma becerisi, hem de yazılı anlatımını da doğrudan etkilemektedir. Kelime bilgisi geniş olan biri, sınavda okuduğu kelimeleri daha hızlı bir şekilde anlayarak sınavda zamanını iyi yönetmesine yardımcı olur.
YDS’de bir çok kelime bilgisi çıkarken sizler için en sık karşılaştığımız kelimeleri derledik. Bunlar :
YDS’de En Sık Çıkan Kelimeler |
Türkçeleri |
Abandon |
Terk etmek |
Ability |
Yetenek |
Absence |
Yokluk |
Accept |
Kabul etmek |
Access |
Erişim |
Accommodation |
Konaklama |
Accomplish |
Başarmak |
According to |
e göre |
Account for |
Hesap vermek |
Accurate |
Doğru |
Achieve |
Elde etmek |
Acquire |
Edinmek |
Across |
Karşıdan karşıya |
Act |
Eylem |
Action |
Eylem |
Active |
Aktif |
Actual |
Gerçek |
Adapt |
Uyarlama |
Add |
Ekleme yapmak |
Address |
Adres |
Administration |
Yönetim |
Admit |
Kabul etmek |
Adopt |
Benimsemek |
Adult |
Yetişkin |
Advance |
İlerleme |
Advantage |
Avantaj |
Adventure |
Macera |
Advertise |
Reklam yapmak |
Advice |
Tavsiye |
Advocate |
Savunucu |
Affect |
Etkilemek |
Afford |
Gücü yetmek |
Afterward |
Sonradan |
Against |
Karşı |
Agree |
Uygun |
Aid |
Yardım |
Aim |
Amaç |
Air |
Hava |
Aircraft |
Hava aracı |
Alarm |
Alarm |
Alert |
Uyarı |
Alienate |
Uzaklaştırmak |
Allege |
İddia etmek |
Allow |
İzin vermek |
Almost |
Neredeyse |
Alone |
Yalnız |
Along |
Boyunca |
Already |
Zaten |
Also |
Ayrıca |
Alter |
Değiştirmek |
Although |
e rağmen |
Always |
Her zaman |
Amaze |
Şaşırtmak |
Ambiguous |
Belirsiz |
Ambitious |
Hırslı |
Amend |
Düzeltmek |
Among |
Arasında |
Amount |
Miktar |
Analysis |
Analiz |
Analyze |
Analiz etmek |
Ancient |
Antik |
Anger |
Öfke |
Angle |
Açı |
Angry |
Kızgın |
Animal |
Hayvan |
Announce |
Duyurmak |
Annual |
Yıllık |
Anonymous |
Anonim |
Another |
Başka bir |
Answer |
Cevap |
Anticipate |
Beklemek |
Anxiety |
Endişe |
Anywhere |
Herhangi bir yer |
Apart |
Ayrı |
Appear |
Görünmek |
Applaud |
Alkışlamak |
Apply |
Uygulamak |
Appreciate |
Takdir etmek |
Approach |
Yaklaşım |
Approval |
Onay |
Approve |
Onaylamak |
Aptitude |
Yatkınlık |
Arise |
Ortaya çıkmak |
Arm |
Kol |
Army |
Ordu |
Arrange |
Düzenlemek |
Arrest |
Tutuklamak |
Arrival |
Varış |
Arrive |
Varış |
Article |
Makale |
Artificial |
Yapay |
Artist |
Sanatçı |
As |
Olarak |
Ascend |
Yükselmek |
Ascribe |
Atfetmek |
Ashamed |
Utanmış |
Aside |
Bir kenara |
Ask |
Sormak |
Aspire |
Arzu etmek |
Assemble |
Bir araya getirmek |
Assert |
İddia etmek |
Assess |
Değerlendirmek |
Asset |
Varlık |
Assign |
Atamak |
Assist |
Yardım etmek |
Associate |
Ortak |
Assume |
Varsaymak |
Assure |
Garanti etmek |
Astonish |
Şaşırtmak |
Atmosphere |
Atmosfer |
Attach |
Eklemek |
Attack |
Saldırı |
Attempt |
Denemek |
Attend |
Katılmak |
Attention |
Dikkat |
Attitude |
Tutum |
Attract |
Çekmek |
Attribute |
Atfetmek |
Audience |
İzleyici kitlesi |
Authentic |
Otantik |
Author |
Yazar |
Authority |
Yetki |
Automatic |
Otomatik |
Automobile |
Otomobil |
Available |
Mevcut |
Average |
Ortalama |
Avoid |
Kaçınmak |
Awake |
Uyanık |
Award |
Ödül |
Aware |
Farkında |
Away |
Uzakta |
Awesome |
Harika |
Awful |
Korkunç |
Axiom |
Aksiyom |
Baby |
Bebek |
Back |
Geri |
Background |
Arka plan |
Bad |
Kötü |
Bag |
Çanta |
Balance |
Dengeli |
Ball |
Top |
Ban |
Yasağı koymak |
Band |
Grup |
Bank |
Banka |
Bar |
Bar |
Bare |
Çıplak |
Base |
Taban |
Basic |
Temel |
Basis |
Temel |
Calculate |
Hesaplamak |
Campaign |
Kampanya |
Cancel |
İptal etmek |
Candidate |
Aday |
Capacity |
Kapasite |
Capital |
Başkent, sermaye |
Capture |
Yakalamak, ele geçirmek |
Carbon |
Karbon |
Careful |
Dikkatli |
Career |
Kariyer |
Carry |
Taşımak |
Case |
Durum, vaka |
Cash |
Nakit para |
Cast |
Oyuncu kadrosu, dökmek |
Casual |
Gündelik |
Damage |
Hasar |
Danger |
Tehlike |
Dark |
Karanlık |
Data |
Veri |
Date |
Tarih, randevu |
Daylight |
Gündüz ışığı |
Dead |
Ölü |
Deaf |
Sağır |
Deal |
Anlaşma, anlaşmak |
Debate |
Tartışma |
Debt |
Borç |
Decade |
On yıl |
Decide |
Karar vermek |
Decline |
Azalma, düşüş |
Decorate |
Dekore etmek |
Earn |
Kazanmak |
Earth |
Dünya |
Ease |
Kolaylık, kolaylaştırmak |
East |
Doğu |
Easy |
Kolay |
Economic |
Ekonomik |
Edit |
Düzenlemek, kurgulamak |
Education |
Eğitim |
Effect |
Etki |
Efficiency |
Verimlilik |
Egg |
Yumurta |
Either |
Her ikisi de |
Elder |
Yaşça büyük |
Electric |
Elektrikli |
Electronic |
Elektronik |
Fabric |
Kumaş |
Face |
Yüz, yüzleşmek |
Facility |
Tesis |
Fact |
Gerçek |
Factor |
Faktör |
Factory |
Fabrika |
Fail |
Başarısız olmak |
Failure |
Başarısızlık |
Fair |
Adil |
Faith |
İnanç |
Fake |
Sahte |
Fall |
Düşmek, sonbahar |
False |
Yanlış |
Fame |
Şöhret |
Family |
Aile |
Jacket |
Ceket |
Jail |
Hapishane |
Jam |
Reçel, tıkanmak |
January |
Ocak |
Jealous |
Kıskanç |
Jet |
Jet |
Jewel |
Mücevher |
Job |
İş |
Join |
Katılmak |
Joint |
Eklem |
Joke |
Şaka |
Journal |
Dergi, günlük |
Journey |
Yolculuk |
Joy |
Sevinç |
Judge |
Hakim |
Gain |
Kazanmak |
Galaxy |
Galaksi |
Game |
Oyun |
Gap |
Boşluk |
Garage |
Garaj |
Garden |
Bahçe |
Gas |
Gaz |
Gate |
Kapı |
Gather |
Toplamak |
Gender |
Cinsiyet |
Generate |
Oluşturmak, üretmek |
Generation |
Nesil |
Generic |
Genel, evrensel |
Genius |
Dahi |
Gesture |
Jest, hareket |
Habit |
Alışkanlık |
Habitat |
Yaşama alanı |
Hair |
Saç |
Half |
Yarım |
Hall |
Hol, salon |
Hand |
El |
Handle |
Ele almak, başa çıkmak |
Hang |
Asmak |
Happen |
Olmak |
Happy |
Mutlu |
Hard |
Zor, sert |
Harm |
Zarar |
Harvest |
Hasat |
Hashtag |
Hashtag (#) |
Hate |
Nefret |
Keep |
Saklamak, tutmak |
Key |
Anahtar |
Kick |
Tekmelemek |
Kid |
Çocuk |
Kill |
Öldürmek |
Kind |
Tür, çeşit, nazik |
King |
Kral |
Kingdom |
Krallık |
Kiss |
Öpücük |
Kitchen |
Mutfak |
Knee |
Diz |
Knife |
Bıçak |
Knock |
Vurmak, çalmak |
Know |
Bilmek |
Knowledge |
Bilgi |
Labor |
Emek, işgücü |
Laboratory |
Laboratuvar |
Lack |
Eksiklik |
Lady |
Bayan, hanımefendi |
Lake |
Göl |
Land |
Arazi |
Language |
Dil |
Large |
Büyük |
Last |
Son, sürmek |
Late |
Geç |
Laugh |
Gülmek |
Launch |
Başlatmak |
Law |
Kanun |
Lawyer |
Avukat |
Lay |
Yatırmak, sermek |
Machine |
Makine |
Magazine |
Dergi |
Magic |
Sihir |
|
Posta |
Main |
Ana, temel |
Maintain |
Sürdürmek, bakımını yapmak |
Major |
Ana, önemli |
Majority |
Çoğunluk |
Make |
Yapmak |
Mall |
Alışveriş merkezi |
Manage |
Yönetmek |
Management |
Yönetim |
Manager |
Müdür |
Mandate |
Yetki vermek |
Nail |
Tırnak, çivi |
Narrow |
Dar |
Nation |
Ulus |
National |
Ulusal |
Native |
Yerli |
Natural |
Doğal |
Nature |
Doğa |
Near |
Yakın |
Necessary |
Gerekli |
Neck |
Boyun |
Need |
İhtiyaç |
Object |
Nesne, karşı çıkmak |
Objective |
Amaç, tarafsız |
Obligation |
Yükümlülük |
Observe |
Gözlemlemek |
Obtain |
Elde etmek |
Occasion |
Durum, fırsat |
Occupy |
İşgal etmek |
Ocean |
Okyanus |
Odd |
Garip, tuhaf |
Off |
Kapalı, uzakta |
Offer |
Teklif etmek |
Office |
Ofis, büro |
Officer |
Subay, memur |
Pack |
Paketlemek, ambalaj |
Package |
Paket, paketlemek |
Page |
Sayfa |
Pain |
Ağrı, acı |
Paint |
Boya, boyamak |
Pair |
Çift |
Palace |
Saray |
Palm |
Avuç içi, palmiye |
Pan |
Tava, tencere |
Panel |
Panel |
Panic |
Panik |
Paper |
Kağıt |
Parade |
Geçit töreni |
Race |
Yarış, ırk |
Radical |
Kökten, radikal |
Radio |
Radyo |
Rage |
Öfke, hiddet |
Rain |
Yağmur |
Raise |
Kaldırmak, yükseltmek |
Range |
Aralık, menzil, sıra |
Rank |
Rütbe |
Rapid |
Hızlı |
Rare |
Nadir, ender |
Rate |
Oran, hız |
Rather |
Oldukça, daha doğrusu |
Ratio |
Oran |
Raw |
Ham, çiğ |
Reach |
Ulaşmak, erişmek |
Sad |
Üzgün |
Safe |
Güvenli, kasa |
Safety |
Güvenlik |
Sail |
Yelken, seyretmek |
Saint |
Aziz |
Salary |
Maaş |
Sale |
Satış, indirim |
Salt |
Tuz |
Same |
Aynı |
Sample |
Numune, örnek |
Sand |
Kum |
Satellite |
Uydu |
Satisfaction |
Tatmin, memnuniyet |
Satisfy |
Tatmin etmek |
Save |
Kurtarmak, tasarruf etmek |
Take |
Almak |
Talk |
Konuşmak |
Tank |
Tank |
Tap |
Musluk, dokunmak |
Tape |
Bant, kaydetmek |
Target |
Hedef |
Task |
Görev, iş |
Taste |
Tatmak, tat |
Tax |
Vergi |
Teach |
Öğretmek |
Teacher |
Öğretmen |
Team |
Takım |
Vacation |
Tatil, izin |
Valid |
Geçerli, doğru |
Bu kelimeleri bilmek, YDS’de sizlere başarı katacaktır. Kelime çalışırken kendinizde kelime kartları hazırlayarak ve öğrendiğiniz kelimeleri cümle içerisinde kullanarak daha iyi pekiştirebilirsiniz.
Daha fazla faydalı bilgi ve bu tarz içerikler için blog yazılarımıza bakabilir, eğitimlerimizden yararlanabilir ve Sculin.com’u ziyaret edebilirsiniz!
Sizlerle bu blog yazımızda, İngilizce kız ve erkek isimlerini ve yabancı isimlerin arkalarındaki gelenekleri paylaştık. Her ismin kendine özel bir değeri ve yolculuğu vardır, unutmayalım!
Daha fazla faydalı bilgi ve bu tarz içerikler için blog yazılarımıza bakabilir, eğitimlerimizden yararlanabilir ve Sculin.com’u ziyaret edebilirsiniz!